12 Eylül 2012 Çarşamba

Valla Bence de Öyle...



















"Hergün yeni bir yerden geçmek ne iyi,
Hergün yeni bir yere konmak ne güzel,
Bulanmadan, donmadan akmak ne âlâ!
Dün, dünle gitti cancağızım!
Neler söylemek gerekirse düne ait,
Bugün yeni şeyler söylemek lâzım." Mevlana




"Guardian gazetesi, YouGov araştırma sitesinin açıkladığı verilere dayanarak, dünya genelinde Amerika Birleşik Devletleri'ne güvenden daha çok kuşkuyla yaklaşıldığını açıkladı.

"Araştırmaya göre ABD'ye küresel güven yok" başlığını kullanan Guardian, Washington'dan kuşkulanan halkların sadece Orta Doğu veya Asya'da bulunmadığını; geleneksel Batı müttefiği ülkelerdeki halkların da aynı duyguları paylaştığını aktarıyor.

Gazete, bu çelişkinin en çok "Amerika denince akla gelen sözcük nedir" sorusuna verilen cevaba yansıdığını söylüyor. Buna göre yüzde 40 oranıyla, bütün halklar arasında en fazla İngilizler, "Amerika" denince "zorbalık" kelimesini düşünüyor.(bbctürkçe)" 12 Eylül 2012, Vatan



Bu haberi okuduğum zaman ben hiç şaşırmadım valla...

Zira bana göre de, inandığım değerlerin düşmanlığını yapıyorlar...

Ki bu anlamda yönetim düzeyindekileri kötü insanlar olarak görüyorum...

Bunu bir tek ben mi böyle düşünüyorum?

Tabii ki de hayır!

Mazlum milletlerin, vicdan sahibi her aklı başında insanı böyle düşünür, diye düşünüyorum...


Öte yandan Batılı halklar da aynı düşünceye çoktan kapılmışlar ki alın size "Guardian" gazetesinin haberi de bu düşünceyi doğrular nitelikteki araştırmayı dünya kamuoyuna sunuyor.


Hâl böyle olunca, dünyayı kana bulayan, halkları birbirine düşüren "zorbalar", görüldüğü gibi insanlık dersinden, demokrasi dersinden en önemlisi de "özgürlük savunuculuğu" dersinden sınıfta kalmış oluyor... Üstelik "zorbalık" ünvanı alarak.

Kim takmış bu sıfatı?

Vallahi İngiliz halkı...

Demek ki neymiş?

Zorba!!!


Hem vallahi hem billahi aynen de öyle işte...


Afrika'da, Balkanlarda, Müslüman coğrafyasında...


Heryerde kan, gözyaşı gırla gidiyor...


Ha.. bir de bunlara "kimse inanmıyormuş" iyi mi?

Aman...

Nasıl inansınlar ki?

Adamlar tek ayak üzerinde sayısız takla atıyorlar...

İstemediğin kadar dümen onlarda...

Demokrasi düşkünü dünyayı kana buladı!

Eee.. n'aaparsıznız, kovboy olmanın gereği böyle bi şey olsa gerek...


Hazır söz buradan açılmışken,


Aristo'dan "Üç tespit-üç tavsiye"yi burada sizlerle paylaşmak isterim:

Büyük iskender, ünlü düşünür filozof Aristo'ya bir mektup yazar ve kendisine görüş bildirmesini ister:


"Zapt ettiğim topraklardaki insanları tahakkümüm altında tutabilmek için neler yapmalıyım?"

1- Ülkenin ileri gelen insanlarını sürgüne mi göndereyim?
2- Ülkenin ileri gelen insanlarını hapse mi atayım?
3- Ülkenin ileri gelen insanlarını kılıçtan mı geçireyim?

Aristo'nun tespiti şöyle olur:

1- Sürgünde toplanıp sana karşı başkaldırırlar,
2- Hapishaneler militan yuvası olur, kontrolden çıkar,
3- Onlardan sonraki kuşak intikam hırsıyla büyür, tahtını sallar.

Çözüm olarak da şu nasihati verir:

1- İnsanların arasına nifak tohumları ekeceksin,
2- Birbirleriyle savaşınca hakem olarak kendini kabul ettireceksin,
3- Ama anlaşmaya giden bütün yolları tıkayacaksın."

Hadi bakalım bilin...

Bu tavsiyeler size neyi hatırlatıyor?

Sevgi ve saygılarımla!

Image"HAKSIZLIK KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR." HZ. MUHAMMED (A.S.)

2 yorum:

  1. Merhabalar,

    Şu anda ülkemizin ve Orta Doğu ülkelerinin içinde bulunduğu durumu anlatıyor.

    Selam ve dualarımla.

    YanıtlaSil
  2. Biz bu filmi hep görüyoruz zaten. Biz anlıyoruz da nedense birileri başa geçince hem bildiklerini hem de daha önce söylediklerini unutuyorlar.

    YanıtlaSil