"
Son dakika haberi… Akar’dan flaş
Kuzey Irak açıklaması:"
" Genelkurmay Başkanı Org. Akar'dan flaş açıklama: "Irak'ın kuzeyindeki gayrimeşru referandumdan kaynaklanan güvenlik tehdidine karşı tüm önlemler alınmaktadır." 20 Ekim 2017
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bekaası ve de bölgemizin yaşamsal kalıcı çıkarları açısından,
"Irak'ın kuzeyi" tanımlamasıyla bölgenin toprak bütünlüğü üzerindeki gereken hassasiyeti Büyük Atatürk'ün
"Yurtta barış, cihanda barış" ilkesini çok dikkatle işleyen şanlı ordumuzu, dolayısıyla da Genel Kurmay Başkanımızı içtenlikle alkışlıyorum.
Öte yandan
bizim yazılı ve görsel basınımızın ezici çoğunluğu da ne yazık ki bilerek ya da bilmeyerek emperyalizmin ekmeğine yağ sürecek şekilde davranış göstermeye "özen" gösteriyor. Dolayısıyla Irak'ın bütünü üzerinden sadece yön tayin etmek amacıyla,
"Irak'ın Kuzeyi" ifadesi yerine, her fırsatta Irak'ı "parçalanmış" ayrı bir bölge gibi düşünülmesine vesile olacak,
"Kuzey Irak" tanımlamasını kullanmakta ısrarla devam ediliyor.
Peki bunda bir sakınca var mı?
Elbette çok şey var. Zira "Kuzey Irak" ya da "Kuzey Suriye" denildiğinde, bu basit bir yön tanımlaması değil, bilakis bu durum bir algı operasyonuyla, yani "Kuzey Irak" ve "Kuzey Suriye" tanımlaması ile Irak'ın ve Suriye'nin fiili olarak "bölünmüşlüğü"nü zihinlere yerleştirmektir. Tıpkı ikiye
bölünmüş Kore'nin,
"Kuzey Kore" ve
"Güney Kore" olarak adlandırılması
gibi..
Hal böyle olunca, toprak bütünlüğünü savunduğumuz Irak ve Suriye'nin "Kuzey Irak", "Kuzey Suriye" ifadeleri ile aslında çoktan "parçalandığı"nı bilinçaltı zihinlerimize yerleştirmek, plânlı bir şekilde emperyalizme hizmet etmek demektir. Dolayısıyla da
Irak ve Suriye'nin harita üzerinde
"parçalandığı" algısını
Türk milletine "kabullendirmek"ten başka bir şey değildir.
Diyeceğim şu ki...
Yıllardır yazılı ve görsel basın üzerinden yapılan bir işlemdir, "algı operasyonu" denilen şey. Zira bu sayede bir yalanı ne kadar duyarsanız o kadar inanılır gelmeye başlar. Dolayısıyla bu gibi çeşitli vasıtalar aracılığıyla subliminal yapılan sürekli telkinler sonunda istenilen bir sonuca ulaşmak mümkündür. O sebeple düşüncelerin sürekli telkin edilmesiyle insanlar istenildiği gibi biçimlendirilip, yönlendirilebilirler.
Hal böyle olunca...
Sorgulamayan insanlar üzerinde başarılı sonuçlar elde edilen bir yöntemdir, olayları çarpıtarak anlatmak.
Sevgi ve saygılarımla!
"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)