29 Ağustos 2016 Pazartesi

Bunları Biliyor muydunuz?


1-1935'teki uzun yürüyüş öncesinde Şankay Meydanı'nda toplanan binlerce Çinliye seslenen Mao'nun ilk sözlerinin: "Ben, Çin'in Atatürk'üyüm." olduğunu,
2-1938'de, General Mc Arthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde, danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini,
3- 1938'de Atatürk'ün ölümünde Tahran Gazetesinde yayınlanan bir şiirde; "Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini,
4- Yunan Başkomutanı Trikopis'in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her 10 Kasım'da Atatürk'ün evine  giderek, Atatürk'ün önünde saygı duruşunda bulunduğunu, ve şeref defterine ona olan duygularını yazdığını, ve bunu ölünceye kadar sürdürdüğünü,
5-  Fidel Castro'nun 12 mayıs 1961 tarihinde Havana'da görevli genç Türkiye Cumhuriyeti Devleti diplomatı Bilal ŞİMŞİR'den "Atatürk'ün büyük NUTUK kitabını" istediğini...
Ve: "Devrimci Mustafa Kemal ATATÜRK varken, Türk gençleri neden kendilerine başka önder arıyorlar?" dediğini,
6- Che Guevara, 1967 yılında Bolivya'da yakalanıp öldürüldüğünde sırt çantasından Atatürk'ün büyük Nutku'nun çıktığını...


Ve,

Bir türlü vatanımıza ve milletimize düşmanlıkları hiç bitmeyen,

Ve sinsi emellerinden hiç vazgeçmeyen SEVRci emperyalistlerden AB,

7- 2006'da, AB uyum yasaları gereğince devlet dairelerinden Atatürk resimlerinin kaldırılmasını istediğini biliyor muydunuz?

Bu vesileyle...

Sevgili Atatürk'üm bir cumhuriyet öğretmeni olarak gururla itiraf etmeliyim ki; 

Sana çok şey borçluyuz...

Dolayısıyla...


Türk milletini köle yapmak isteyen emperyalistleri dize getiren Büyük Türk milleti, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün başkomutanlığında kazandığı, bağımsızlığını ve egemenliğini ilan ettiği, büyük kurtuluş günü  olan,

30 Ağustos Zafer Bayramımız Yüce Türk ulusuna kutlu ve mutlu olsun... 

Bu bağlamda...

Bu topraklarda 94 yıl önce Mustafa Kemal'in askerleri yenilmedi, bugün de yenilmeyecektir!!!

Ne mutlu Türk'üm diyene!




Sevgi ve saygılarımla!


"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)

28 Ağustos 2016 Pazar

1000'e 20 Kala... ;)



Ulus olarak  26 Ağustos'ta  Büyük Taarruz'un başlangıcının 94. yılını coşkuyla hatırladık

Ne tesadüf ki bloğumu açtığım tarih, bu güzel güne denk gelmiş olmasıdır. Dolayısıyla,

 Bloğum 8 yaşını doldurdu...

:)

Evet 26 Ağustos 2008 yılında ilk yazımla birlikte bloğumda düzenli olarak bugüne kadar ortalama aylık 10 yazı yazdım. Bu arada çok değerli kişilerle -özel randevularla- özel söyleşilerim oldu. Tüm bunları büyük bir heyecanla ve büyük bir mutlulukla sayfamda yayınlama zevkine vardım. Dolayısıyla büyük özveriyle birlikte çok emek sarfederek bloğuma gösterdiğim özen, hani öyle karşılığında maddi bir şeyler elde etmek için değil.

Özellikle ülkemin ulusal çıkarları üzerine ve milli değerlerimizi ele aldığım konularla sorumluluk sahibi bir vatandaş olarak zamanımı, okuyup-yazarak değerlendirmekle ilgimi bloğuma yoğunlaştırdım. Doğal olarak basit anlamda keyif yapmayı, zevk almayı, bloğumda yazarak sürdürdüm. Kuşkusuz, bugün insanların bir kısmı sabahtan akşama çalışıp, sonra da yaşamak için geri kalan zamanlarını, AVM'lerde gezerek kafelerde çene çalarak veya tv'de yozlaşmış programları izleyerek, sanal ortamda boş konular peşinde gezerek harcamayı yeğlediği gibi de seçebilirdim. 


Ancak bugün ülkece içinde bulunduğumuz ağır koşulların bilinciyle hareket ettiğim düşünülürse,  sanırım  benim bu türden bir seçeneğe yönelmek gibi bir lüksüm olamayacağı ortada. Dolayısıyla bu durumdan asla şikayet etmediğim gibi, gurur duyduğumu da itiraf etmek isterim. Ki aynı zamanda öğrencilerime ve öğrenci velilerime örnek olmak istemem de göz önünde bulundurulursa, bunda haksız da değilim hani... :)

Dolayısıyla...

8 yıl boyunca -yaklaşık 1000'e 20 kala yazımla- tüm dikkatimi vererek bloğuma ayırdığım zaman, bana inanılmaz bir zevk verdi. Ve bir yandan da yaptığım araştırmalarımla kendimi sanki bir öğretmen gibi değil de, sanki araştırmacı bir öğrenci gibi hissetmeme neden oldu. Hatta  zaman zaman ülkemin yaşadığı buhranlar karşısında kendimi o kadar sorumlu hissettim ki, yaşanılan acıları dile getirmek, yerinde yaşamak ve yerinde gözlemleyebilmek için özel olarak gittiğim il dışı yer bile oldu. Son olarak çok Sevgili eşimin her alanda olduğu gibi bloğumda da bana olan desteğini paylaşmaktan gurur duyarım.


Diyeceğim, şimdi kendimi, tam bir blog yazarı olarak görüyorum...

Ve nice 8 yıllara diyerek,

"TÜLAY GÜRDAL"da, çok sevgili blog okuyucularımla ve herkesle birlikte,

Güzel günlerde ve aydınlık yarınlarda buluşmak üzere... 

Kucak dolusu sevgilerle...

:)

Sevgi ve saygılarımla!




"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)

25 Ağustos 2016 Perşembe

Gururumuz...





"Ordumuz, Türk birliğinin, Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir."ATATÜRK


26 Ağustos 1071 Türklere Anadolu kapısını açan Şanlı Malazgirt Savaşı

26 Ağustos 1922  Başkomutanlık Meydan Savaşı

Ve 26 Ağustos Büyük Taarruz'un 94. yıl dönümünde,


1000 Yıllık  zaferlere imza atan Büyük Türk milletinin eşsiz ordusu bugün aynı kararlılık ve azimle, Yüce Türk milletini bu topraklardan silmek ve atmak isteyenlere karşı, bir kez daha Türk'ün yenilmez gücünü bütün dünyaya göstermiştir...

Şanlı Türk Ordumuza sonsuz minnet duygumuzla selam olsun...

Ne mutlu Türk'üm diyene!




"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)

24 Ağustos 2016 Çarşamba

"Fırat Kalkanı", Barış Harekatı




Elazığ, Gaziantep'te art arda gelen patlamalar...
Bombalar kına evini vurdu ya...

Bu sabah başlatılan operasyonla birlikte acıklı FIRAT  türküsü aklıma geldi.

Şu Fırat'ın suyu akar serindir
Yârimi götürdü kanlı zalimdir
Daha gün görmemiş taze gelindir
Söyletmeyin beni yaram derindir

Dolayısıyla...

"Allah, Kur'an, bayrak"derler
Vatan, millet diye diye giderler...


Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran Türkiye halkına TÜRK MİLLETİ denir, NOKTA!

Büyük Türk Milleti,

Bugün itibariyle vakit geçirmeksizin, sağ-sol, Alevi-Sünni, Kürt-Türk, İnanan-inanmayan, başı açık-başı kapalı ve dahalarıyla hepimiz birlikteliğimizi samimice pekiştirmek zorundayız, NOKTA!
Dolayısıyla biz, Türk milletiyiz, NOKTA! 

Ve bizi koruyacak tek güç, gözbebeğimiz, peygamber ocağımız ORDUMUZdur, NOKTA! 

Bu ordu kimin?

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran Türkiye halkının kendi bağrından çıkan, 2500 yıllık bir geleneğe ve disipline sahip olan, bölgenin ve coğrafyanın ve de mazlum milletlerin güvencesi, düşmanın korkulu rüyası olanTürk milletinin silahlı gücüdür, NOKTA! 


Türk ordusuna düşmanlık yapmak, onu bir tehdit unsuru gibi görmek, onu aşağılamak, onu yıpratacak her türlü girişimde bulunmak bizi yok eder! Dolayısıyla  düşmanı sevindirirerek emellerine kavuşmasına direk katkı sağlar, NOKTA!

Dolayısıyla, bugün itibariyle başka bir vatanı olmayan yüce Türk milletinin varlığını ve bütünlüğünü tahdit eden unsurlarla topyekûn üzerimize saldıran emperyalist haçlı güçlerle savaş halindeyiz...


Hâl böyleyken içimize dışarıdan atılan yapay ayrıştırmayla boğazlaşmamız, bizim, hepimizin sonu demektir. Hiç kimse bunun aksini düşünmesin. Zira mezhepsel, ırkçı, etnik yapılaşmanın bölgemizdeki kanlı çatışmalarına hep birlikte ne yazık ki, bir "film" izler gibi ekranların başında izledik!..



Dolayısıyla sıra geldi bize... 

Evet, Suriye'den insanlar kaçarak Atatürk'ün Cumhuriyetine sığındılar. Dikkat ediniz, o çok hevesle bakılan Suudi Arabistan'a gitmediler! Yani şeriat veya mezhepsel bakışlı yönetimlerin geçerli olduğu ülkelere gitmediler!..

 Evet.. şimdi bize saldırılıyor! Dolayısıyla bizim yaşayacak başka bir ülkemiz yok! Bu çatı yıkılırsa hepimiz altında kalacağız, NOKTA! 

Kan, gözyaşı, zulüm.. bu felaketlere düşmemek istiyorsak, Atatürk'ün kurucu felsefesine sıkı sıkıya sarılarak, "kim ne imiş, kimin mezhebi neymiş, kimin inancı nasılmış" dedektifliğini bırakarak, hepimiz kardeşiz  yani, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir" felsefesine dayalı barış ve kardeşlik içerisindeki varlığımızın temel  mücadelesini vermek zorundayız, NOKTA!

Gözbebeğimiz ordumuza tüm kalbimizle Allah'tan güç kuvvet diliyoruz...

Dolayısıyla ordusuz milletlerin nasıl bir felakete sürüklendiğini 2003'ten itibaren  Irak işgaliyle başlayan  işgaller serisi "film"ini, "bana ne" anlayışıyla izleyerek, kanlı senaryoyu hep birlikte, gördük...

Demem o ki... 

Bir musibet bin nasihatten iyidir, NOKTA!


Ne mutlu Türk'üm diyene, NOKTA!


Sevgi ve saygılarımla!




"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)

23 Ağustos 2016 Salı

10 Bin Asker...


"Türkiye’yi işgal için 10 bin İngiliz askeri Kıbrıs’a geldi”
Apo’yu sorgulayan kumpas mağduru Albay Uğur’dan şok FETÖ iddiası! Emekli albay, 15 Temmuz’dan bir gün önce hazır bekletilen yabancı askerlerin Türkiye’yi işgal için görevlendirildiğini söyledi ve ekledi: Amerika’nın ikinci planı daha var. FETÖ bitmedi, kaos olacak..." 22 Ağustos 2016, Sözcü



Bugün bombalarla güzel ülkemizi Irak gibi Suriyeleştirmenin peşinde olanlar..

10 bin İngiliz askeriyle, "demokrasi", "özgürlük" diyerek, aynı Irak'ta, Suriye'de, Libya'da yaptığınız gibi; aynı teranelerle vatanımızı işgal ederek milletimizi paramparça edecektiniz, öyle mi?!..



"Türk bayraklarıyla "Teröre lanet, kardeşliğe davet", "Kahrolsun PKK, DAEŞ, FETÖ", "Şehitler ölmez, vatan bölünmez", "Hepimiz kardeşiz, bu zulüm niye?" sloganları atan vatandaşlar, Atatürk Parkı'na, buradan da Batman Valiliği ve İl Emniyet Müdürlüğünün bulunduğu Adalet Caddesi’ne yürüdü."22 ağustos 2016, Akşam

Dolayısıyla...

Biliniz ki vallahi buna gücünüz yetmeyecek!!!




Sevgi ve saygılarımla!




"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.

21 Ağustos 2016 Pazar

Mesele Artık Varlık-Yokluk Meselesi












Şahin Bey Türk Kuvayı Milliyeci. Antep Savunması'nın önemli isimlerinden güzel ülkemin Gazi ünvanı ile vatan savunmasında dünyaya ve emperyalizme meydan okuyan Gaziantep'in Şahinbey ilçesinde dün gece çok hain bir plânın parçası gerçekleşti... Onlarca insanımız hayatını ne yazık ki kaybetti...

Dolayısıyla...

Bu korkunç ve sinsi plânın gerçeğini geçtiğimiz günlerde İzmir'de yaptığı konuşmayla tarihin gerçeklerini yılmadan, usanmadan her yerde belgeleriyle birlikte anlatan dünyaca ünlü tarihçi Prof. Dr. Justin McCarthy'in ağzından izninizle aynen aktarmak isterim. Zira  bugün artık varlık-yokluk meselemiz olan bu tarihi gerçeği hatırlamak, hatırlatmak hepimizin yaşamsal görevidir!



Kamuoyuna saygıyla duyurulur:

Türklerin savaşlar nedeniyle büyük acılar yaşadığını kaydeden Prof. Dr. Justin McCarthy, Atatürk’ün olmaması durumunda nelerin yaşanabileceğini anlattı. Atatürk’ün başarısını anlamak için Türkleri neden kurtardığına bakmanın gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. McCarthy,

"Türkiye 1. Dünya Savaşını kaybetmiş ve adeta yıkılmıştı. İngiliz istihbaratı, ’Türkler çok kötümserdir ve ilerisi için çok az umutları var’ diye raporlamışlardı. Türkler artık yenilmişti ve başlarına gelecek her şeyi kabul edeceklerdi. Başlarında bir hükümet vardı ve bir vatan haini olan Damat Ferit tarafından yöneliyordu, İtilaf ülkelerinin istedikleri her şeyi yapmak istiyorlardı. İtilaf ülkeleri, Türkleri sonsuza kadar yok etmek istiyorlardı. Sevr’de büyük bir Ermenistan, büyük bir Kürdistan olacaktı ve Türklere küçük bir yer verilecekti. İngilizler, Fransızlar, Yunanlar, İtalyanlar toprakları paylaştı. İtilaf devletleri aslında her şeyi almak istiyordu. Geriye kalan ise çok küçük bir yerdi. Ve bütün Osmanlı’nın borçlarının o küçük devlet tarafından ödemesini istiyorlardı. Aslında yapmak istedikleri şey, Türkleri devamlı olarak zayıf bırakmaktı, bunu yapmak için Türklerin ordusu olmamalıydı, işte o küçük devlette bir ordu olmayacaktı. Devlet tamamen iflas halinde olacaktı. En önemli demiryolları, düşmanların ellerindeydi. O küçük devlet, mallarını yurtdışına gönderemeyecekti. Ama bunlar olmadı, çünkü Türkler Atatürk’ün liderliğinde düşmanlardan kurtuldu. Türkler Atatürk’e çok şey borçlu" dedi. (DHA) 18 Ağustos 2016, Hürriyet


Hâl böyleyken...

Dün yapılan hain saldırı, kaldıkları yerden devam edilmek istenilen Sevr'in hayata geçirilmek istenmesinin çok açık bir göstergesidir.

Yani etnik ve mezhepsel anlamda bir iç savaş kışkırtması olduğu o kadar açık ki...  dolayısıyla bizim Pakistan, Afganistan olmamız isteniyor...

BÜYÜK TÜRK MİLLETİ bu oyuna gelmeyecektir! Ve sağduyu sahibi bu köklü millet, Atatürk'ün -mirasına sahip çıkarak-, "Ya istiklal ya ölüm" parolasıyla hareket edeceği kesin...


Sevgi ve saygılarımla!



"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)

18 Ağustos 2016 Perşembe

DİRENECEĞİZ!




Önce Kristof Kolomb buldu Amerika’yı
sonra biz.
Umutlar azaldı günden güne, mutluluklar,
Ve ekmeğimiz.
Bir çocuk ağlasa dağ başında
Gözyaşında Amerika akar.
Vurdularsa birini, kanı şorladıysa
Bilin ki kurşunlarda Amerika var.
Kişi kişiye köle tutulduysa, asıldıysa
Darağacında Amerika var.
Ama biz yine de direneceğiz
Sonuncumuza kadar.

Cahit KÜLEBİ


Ne hale geldin güzel ülkem...

Allah'ım neydi günahımız!..


Ve...

Şimdi vatanımıza, Atatürk Cumhuriyetimize sahip çıkmanın tam zamanı!

Dolayısıyla...

Gün birlik günü...

Büyük Türk milletine sabır güç kuvvet dileğiyle,

Yüce milletimize geçmiş olsun diyorum.

Ne mutlu Türk'üm diyene!


Sevgi ve saygılarımla!



"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)