5 Ekim 2008 Pazar

Şehidim Hakkını Helal Et!..
















Yine haince ve alçakça bir saldırı!.. Bu defa Hakkari / Aktütün Karakolu! Üstelik aynı yere 5. saldırı! Toplam 43 şehit vermişiz! Dün mü? Tam 15 mehmetçiğimizi şehit verdik! Biliyorum, bütün ülke halkım yasta! Hepimizin yüreği yanıyor! Allah, şehit yakınlarımıza ve milletimize sabır versin! Yasta olmayan bir tek televizyon kanalları. Onlar hala oynuyor, gülüyor, eğleniyor ve bitmek tükenmek bilmeyen bir pembe eğlence aleminin dünyasında akıllara ziyan tutulma yaşıyorlar! Bir kez daha altını çizmek istediğim konu, televizyon kanallarının yabancılara satılmasının ve ele geçirilmesinin nasıl tehlikeler arzettiğini bu vesileyle sizlerle paylaşmak istedim! Yani ulusal birliğimizin ve milli şuurumuzun yok edilmesi işte böyle yavaş yavaş yapılıyor! Bir taraf kan ağlarken, diğer taraf düğün, bayram yapabiliyor!..
******

Evet, bizler bayram ertesi huzur ve güvenle yaşamımızı sürdürürken, Hakkari'nin sınır bölgesinde, bir türlü kabul etmek istemediğimiz bir savaş sürdürülmektedir. Nedir o savaş? Yıllardır ortada gezen bir haritanın gerçekleştirilmesi üzerine verilen sinsice planlar. "Büyük Kürdistan" hayali, gerçekleştirilmek adına içerisinde müttefikimiz(!) ABD, içlerine girmek için yıllarca çabaladığımız Avrupa Birliği yer almaktadır. Sonuçta ise el altından yürütülen asıl hedef "Büyük İsrail" projesidir.
**********

İsrail bizim topraklarımızın da içinde bulunduğu bölgeyi kendilerine yurt edinmek peşinde ve hesabı içerisindedir. Üstelik bunu yaparken kutsal kitaplarının isteği olarak da görüp, benimsemekteler. İşte bu planlarını gerçekleştirebilmek için de, birilerini kullanmak gerekiyor. Maalesef, burada kullanılan kişiler Kürt halkı. Dikkat ediniz, Mesut Barzani'nin dinsel anlamda yahudi kökenli Kürt aşiret lideri olduğunu sanıyorum hepiniz biliyorsunuzdur. Demek ki, hesaplar sadece ve sadece büyük güçlerin çıkarları ve gelecekleri için planlanmıştır. Yoksa Kürt hakları, insan hakları falan hepsi boş ve kocaman bir yalan! Burada önce maşa olarak kullanılacak, daha sonra kullanılan kişiler ve topluluklar için gereği yerine gelecektir. Yok bu düşüncelerimizde bir yanlış varsa, o halde Filistin halkı niçin gün yüzü görmüyor dersiniz? Yıllardır, eziyet ve zulüm çekmiyorlar mı? Yıllardır kendi topraklarında yabancı muamelesi görmüyorlar mı? Yıllarca kendi zenginlikleri içerisine açlık, sefalet, yokluk yaşamıyorlar mı? O halde, taa buralara uzanıp hak, hukuk dağıtmaya çalışanlar kendi bölgelerindeki zulümleri niye görmezden gelip gaddarlık sergiliyorlar?

**********

Şimdi gelelim kendi asıl meselemize; Biz Türk halkı olarak Kürt, Türk, Laz vs. hepimiz bu vatanı beraberce kurduk! Birbirimizle et tırnak gibi olmuşuz. Bin yıllarca aynı kültürü paylaşıp, aynı türkülerle ağlayıp, gülmüşüz! Düşmanlık bizim kitabımızda yok! Beraberce Çanakkale'de düşmana karşı savaşıp, beraberce aynı meclisin çatısı altında kararlar alıp hayata geçirmişiz. Bu millet kendi arasında bu anlamda ayrım gözetmeksizin yaşamayı, kendine gurur ve zenginlik olarak almıştır. O halde dışarıdan bizleri ayırmak çabası içerisinde olan güçler var. Bizi birbirimize "düşman" etmeye çalışanlar var. Bizim sorunumuz ise bölgede acilen eğitimin hızlandırılmasına, aile planlamasının önemi üzerinde durularak halkımızın bilgilendirilmesine, toprak reformunun hayata geçirilmesine ve ağalık sisteminin derhal sonlanmasına gayret sarfetmeliyiz! Gerekirse bu anlamda seferberlik ilan etmeliyiz.

********

Bu arada dün yapılan hain saldırıya dünya basınında ve özellikle İngiliz gazetelerinin üst manşetlerinde "ayrılıkçı Kürtler, asi Kürtler" olarak nitelendirilerek yer verilmiştir. Bu ne demek oluyor? Biz bu hareketi destekleriz! Bu olaylara "tedhiş" gözüyle bakmayız! Bunu yapanlara "tedhişçi" demeyiz! Yeri ve zamanı geldiğinde el altından yürüttüğümüz operasyonlara doğrudan müdahil oluruz! anlamı çıkmaktadır. Zaten aksi şekilde düşünmek fazlaca iyi niyet olur! Askeri desteği ABD'nin yaptığı, siyasal desteğin AB tarafından gerçekleştiğini artık bütün millet olarak hepimiz biliyoruz. Pekii, Kürt kardeşlerimiz bu gelişmelerin farkında mıdır dersiniz? Sağduyulu olanların hepsi farkındadır. Birde aşiret ağaları emrinde olan yöre insanlarımıza ise onlar çeki düzen vermektedir. Bu arada bütün bu elim olayların ardında yatan bir gerçek daha var: O da bölgedeki güç dengeleri üzerinde halka psikolojik baskı uygulamak; yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin gücünü ve hakimiyetini yıpratmaya yönelik çalışmalardır.
*******

Bütün bu hain çalışmalara karşın bizler her zamankinden daha sıkı birliktelik sergileyerek, tehlikeli oyunlara geçit vermemeliyiz! Milletçe, devletimizin üstünlüğü ve hakimiyetine güvenerek bir yumruk olmak zorundayız! Bunun dışındaki arayış ve yanlış düşünceler bizlerin; yani hepimizin felaketi demektir! Unutmayalım ki, kendi içimizde oluşturduğumuz düşmanlığın bizlere yarar yerine zarar vereceği kesindir! Zira amaç da bizleri en kısa zamanda birbirimize düşürüp, fırsattan istifade tepemize binmektir! Son bir merakımı da sizinle paylaşmak istiyorum: Dünyanın hemen her tarafında sudan bahanelerle milletleri birbirine düşürüp, devletleri parçalayan bu güçler nedense 1974 yılından bu yana bir tek kişinin dahi burnu kanamadan yaşayan iki ayrı devletten birisi olan, KKTC'yi tanımayarak, bastıkları yerden boğazlayıp, Rum halkıyla birleşin diye dayatıyorlar. Dini, dili, kimliği, kültürü ve herşeyiyle ayrı bu insanları illa da siz birleşeceksiniz diye tutturmuş gidiyorlar! Haydi hayırlısı!...
**************
On beş fidanımızın şehit edilmesi, iki askerimizin akıbetinin bilinmediği ve yirmi askerimizin yaralı olması, yüreğimizi dağlıyor! Türkiye olarak kan ağlıyoruz! Onlar için canımız feda olsun! Devlet ve milletçe yanlarındayız! Türk Silahlı Kuvvetleri, Türk halkının gözbebeğidir! Onların gücü, bizim varlığımız demektir! Buradan TSK'ya minnet ve şükran borcumuzu iletmenin haklı gururuyla, verdikleri kahramanca mücadelelerinin yanında olduğumuzu onurla bildirmeyi görev sayıyorum. Hepimizin başı sağolsun! Sevgi ve saygılarımla!

1 yorum:

  1. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil