11 Nisan 2019 Perşembe

Ne Yapmaya Çalışıyorsunuz?!




Kanal D’de yayınlanan Zalim İstanbul isimli dizideki Agah adlı başrol oyuncusunun doktorla konuşma tarzı:

"Günden güne kötüleşiyor doktor... Beklenen tabloymuş! Ne konuşuyorsun sen bana? Bu çocuk bir haftadır iki kelime etmedi be! Başlatma hastahanenden... Ben sanki nereye götüreceğimi bilmiyordum değil mi? En iyisi olduğun için sana getirdik... Delik deşik edip hiçbir şey bulamayıp gönderiyorsunuz... Bana bak! Ya adam gibi bu çocuğu tedavi edersin ya da yakında sen tedavi göreceksin! Bana ne senin kogrenden! Yarın gönderiyorum uçağı. Tıpış tıpış bineceksin! Sabah kapımdasın! Yoksa seni de hastaneni de başhekimliğini de yakarım!" ardından karısı rolündeki karakter, "Günlük doktor fırçanı da attığına göre sofraya oturabilir miyiz" cümlelerine, hep birlikte dehşet ve hayretler içerisinde tanık oluyoruz, iyi mi! 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti sosyal bir hukuk devletidir! Zira hekimlerimiz, her şartta ve her koşulda din, dil, ırk, sınıf ayrımı gözetmeksizin dolayısıyla da  sosyal statüye bakmaksızın hastasının iyileşmesi için elinden gelen tüm gayreti göstermeyi asli ve vicdani bir görev saymaktadır, bu bir! Dolayısıyla kurgu da olsa dizide ki bu rezil cümleler,  topluma subliminal mesajlar verdiği izlenimi uyandırmaktadır, bu iki! Ve de toplumda maddi imkanları yüksek olanlara ayrıcalıklı sağlık hizmeti verildiğini; hekimlerimizi toplum nezdinde küçük düşürerek adeta onları, aşağılanabilen, şiddet uygulanabilen ve de tehdit edilebilmesi gayet normalmiş gibi bir algıyı yerleştirip, kanıksatmanın kabul edilmesi mümkün değildir, bu üç!

Sayın RTÜK yetkililerinin toplumumuzu ayrıştırıcı değil, birleştirici yönde programların sunulmasına özellikle de hassasiyetin arttığı bu dönemde daha bir özenle takip etmesi, en asli görevi değil midir? Dolaysıyla Toplumda hekime olan güveni ve saygınlığını zedeleyen  bu sözlerin, toplumda oluşturacağı kin, nefret ve de öfke ve şiddetin  yaratacağı bedeli bu diziyi yazanlara, hazırlayanlara ve de oynayanlara sormak gerekir, bu da dört!


Sorum çok açık:

En ufak bir sağlık sorunu yaşadığımızda soluğu, canımızı emanet ettiğimiz değerli doktorlarımızın yanında alıyorsak, derdimize derman olacak her cümlelerini can kulağıyla dinliyorsak,

 O halde oluşturulmaya çalışılan  bu kinin ve  bu nefretin sebebi  nedir? 

Bu gibi dizilerle ne yapılmak isteniyor? 

Bu diziler  bizlere ne katkı sağlıyor? 

Toplumun genel kültürü mü artıyor? 

Yoksa topluma kabadayılık kültürü mü yerleştirilmek isteniyor? 

İnsanları iyiye, güzele yönlendirici rol modellerinin yerini,

Şiddeti benimseten, 

Sınıf farkı yaratan, 

Güçlünün güçsüzü ezdiği bir sistemi dayatan, 

Parası olanın her şeye muktedir olduğu izlenimini zihinlere yerleştiren, 

Saygısız, sevgisiz bir toplumun oluşmasına vesile olacak seviyesiz programlarla ülkemiz hiç şüphesiz birbirine kenetlenmek yerine, ayrışmaya gideceği düşüncesiyle, 

1 Nisan 2019 tarihinde yayınlanan ve de özellikle sağlık çalışanlarına yönelik  şiddet, hakaret, tehdit, küçük düşüren aşağılayıcı cümlelerle özellikle  hekimlerimizi hedef alan Zalim İstanbul adlı tv dizisini şiddetle reddediyor ve bu diziyle birlikte bunun gibi izlenmesi özellikle sakınca içeren yayınların kamusal yayıncılık gereği derhal durdurulmasını ivedilikle sayın yetkililerimizden bekliyoruz...


Sevgi ve saygılarımla!

NOT: Konu hakkında aynı gün içerisinde RTÜK resmî veb sitesinden şikayet yazımı ilettim. İsteyen herkes bireysel başvurularıyla, konuya olan duyarlılıklarını tepkileriyle dile getirebilirler. Saygılarımla, T.G.


"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)

4 yorum:

  1. Televizyon dizileri, çizgi filmleri ve diğer programlara göre yaşamaya başladık. Orada bize toplumumuza zarar verecek her ne varsa onu alıp uygulamaya geçiriyoruz. Hem de hiç sorgulamadan. Bunun önüne nasıl geçilir? Elbette insanımızı düşünmeye sorgulamaya yöneltecek programlarla. Ama neredee..

    YanıtlaSil
  2. Düşünmek için okumak gerekir Hanife Hanım. O da biz de yok. İşimiz çok zor! İlginize çok teşekkür ederim. Saygılarımla...

    YanıtlaSil
  3. Çok doğru tespitler Tülay hocam,tv dizileri iyice zıvanadan çıktı..Sadece sağlıkla ilgili deil hemen her konuda olayları iyice kızıştırıyorlar maalesef..

    YanıtlaSil
  4. Dolayısıyla toplumsal bir çöküşe doğru sürükleniyoruz Ertuğrul Bey. İlginize saygılarımla çok teşekkür ederim.

    YanıtlaSil