22 Mayıs 2019 Çarşamba

MATEMATİKçi Takiyüddin




İSTANBUL Rasathane'sinin kuruluşuna öncülük eden bilim adamı zamanın en ünlü matematikçi ve astronomu Takiyüddin El-Raşit’tir. Bu görevi sırasında III.Murat ile yakınlık kurmayı başaran Takiyüddin hükümdarın hocası Hoca Sadettin Efendi’nin desteği ile  padişahı rasathane konusunda ikna etti.

"Takiyüddin Tophane sırtlarında yapımına 1575 tarihinde başlanan ve 1577’de bir kısmı tamamlanan rasathanede gözlemlerine başladı. O, rasathanede araştırma ve gözlemler için gerekli bütün aletleri temin etmiş zengin bir de kütüphane oluşturmuştu. Rasathane iki ayrı binadan ve on altı personelden oluşuyordu. Takiyüddin o zamana göre oldukça ileri teknik ve hesaplamalar kullanarak gözlemlerde bulunmuştur. Mesela Ekliptik ile ekvator düzlemi arasındaki açıyı bugünkine çok yakın şekilde 23 derece 28’ 40’’olarak hesaplamıştır. Yapılan gözlemler not edilmiş ve bu konuda önemli eserler oluşturulmuştur. Araştırmacılar Takiyüddin ile aynı dönemde yaşamış Danimarkalı astronom Tycho Brahe’den daha net ve daha kesin gözlemler yaptığına işaret ederler." İnternet üzerinden alıntıdır.

Asıl adı Galata Gözlemevi olan ve 1575'te kurulan rasathanenin ömrü sadece 5 yıl olmuş ve  üç yıl ayakta kalabilmiştir. Gerici kışkırtmalar sonucu Padişah III. Murat'ın buyruğuyla yıkıldı. Zira izlenen bir kuyruklu yıldızdan sonra şehirde veba salgını ve deprem olunca, cehaletin o inanılmaz sesi bu "uğursuzlukların" sebebi olarak rasathaneyi göstermişlerdir. Ayrıca rasathanenin kurulmasında katkısı olduğu söylenen Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa da bir suikast sonucu öldürülür. Ne tesadüftür ki Sokullu'nun ölümünden hemen sonra gözlemevi de yıkılır.

Osmanlı'nın çöküşünü hazırlayan  rasathanenin yıkımından  sonra  Osmanlı bilimden uzak kalmıştır. Dolayısıyla rasathanenin gericilerin hedefi olmasının sebebi de bilim adamlarının teleskoplarla gökyüzünü incelemelerinin  uğursuzluk getireceği ve Allah'a karşı hadsizlik olarak sayılmasıdır.

Hal böyleyken  bilime vurulan bu büyük darbeyi savunan sözde Osmanlı savunucuları,

"Biz zaten bilimsel amaçla falan değil, sırf ziç hesabı için açmıştık, onu halledince de rasathane görevini tamamlamış oldu ve kapandı." der.


Bugün Milli Eğitim'de "matematik dersinin seçmeli" olduğu yönündeki iddiaları okudukça yüreğim sızım sızım sızlıyor. Ve aklıma ne yazık ki  rasathanenin yıkım olayını getirdi. Umut ediyorum ki bu haberler asılsız çıksın, ya da en kısa zamanda bu iddiaların düzeltilmesi yoluna gidilsin. 

Bu arada resim, müzik ve beden eğitimi derslerinin de "seçmeli" hale getirilmesi de ayrı bir facia. Zira Rönesans ile  Orta Çağ'dan çıkan  Avrupa, kalkınmasını ve gelişmişliğini sanat, bilim, felsefe ve mimarlıkta bağın tekrar kurulmasını sağlayan,  filozof ve bilim insanlarının çalışmalarına borçludur.  Dolayısıyla bizim sanattan, bilimden, düşünceden  uzaklaşmamız  çağın gerisine doğru adım atmamız demektir. Hani Büyük ATATÜRK'ün o veciz sözü aklıma geliyor;
"Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir."




Demem o ki... 

Düşünceden, yani felsefeden, 

Bilimden, yani matematikten, 

Estetikten, yani sanattan ayrılırsak, 

Vallahi hayat damarımız kopar!



Sevgi ve saygılarımla!


"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)

6 yorum:

  1. çok önemli bir noktaya parmak pasmısınız Tülay hocam, bilimden,sanattan ayrılırsak hayat damarımız kopar bence de,emeğinize sağlık..😊

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkür ederim ilginize. Saygılarımla esen kalınız Ertuğrul Bey.

    YanıtlaSil
  3. Bilimden, sanattan spordan uzaklaşan bir nesil ancak hurafelere ve cehalete yakınlaşır. O millet artık yok olmanın başlangıcındadır. Uykudan uyanmakta yine çok geliyoruz öğretmenim.

    YanıtlaSil
  4. Düşüncelerinizde ne yazık ki çok haklısınız. Üzüntüyle gördüğüm bu manzaranın en kısa sürede iyileşeceğini umut ederek ilginize çok teşekkür ediyorum. Saygılarımla esen kalınız.

    YanıtlaSil
  5. Matematik de Beden Eğitimi dersi de seçmeli olmamalı. İnşallah seçmeli kararından vazgeçerler...

    YanıtlaSil
  6. Merhaba Arif Bey,

    Dileğiniz dileğimizdir. Umut ediyorum ki çağdaş uygarlık yolundan sapmadan ülkemizi muassır medeniyete ulaştırmak önceliğimiz olsun. Saygılarımla esen kalınız.

    YanıtlaSil