"Bir milletin kültür düzeyi üç safhada; devlet, düşünce ve ekonomideki çalışma ve başarılarının özüyle ölçülür." Atatürk
Bu sözler, kişinin terbiyesini ortaya koyar,
Bu sözler, kişinin devlet adamlığına layık olamadığını anlatır,
Bu sözler, "halkı kışkırtmak için biz varız" anlamına gelir,
Bu sözler, "biz halk önderi olmaktan çok uzağız; olsak olsak ancak ve ancak emir kulu -memuru- oluruz" demektir,
Bu sözler, erdemli ve kararlı kişilikten uzak anlamına gelir,
Bu sözler, anaçlıktan öte köle ruhunun bir felsefesidir,
Bu sözler aşiret ruhunun çadır devletine özlemidir.
"Sana kim sordu ki çıkmış cevap veriyorsun? Sen önce çık katliamların hesabını ver. Paşa hazretleri çıkmış bize emir yağdırıyor. Senin rütben orgeneral de olsa bizim nazarımızda onbaşısın. Senin kıymetin o kadardır. Bunu böyle bil. Bizim nazarımızda ha bir onbaşı konuşmuş ha genelkurmay başkanı. Bizim nazarımızda zerre kadar değerin, kıymetin yok yanımızda. Ana dilde eğitimin olup olmayacağını sana mı soracağız? Biz başbakanın bu inkar politikasını tanımıyoruz. Başbakanı tanımıyoruz, genelkurmay başkanını hiç tanımayız. Bizim şahsımızda bunların meşruiyeti yok." 07.01.2012, Vatan
Pekii, sen ki yaşadığın ülkenin başbakanını, genelkurmay başkanını tanımayacaksın da kimi tanıyacaksın?
O halde sen kimsin?
Hangi ülkede yaşıyorsun?
Kimden maaş alıyorsun?
Nerede çalışıyorsun?
Çalıştığın makam nereye bağlı?
Tüm bunlar bir yana, senin can güvenliğini sağlayan kim?
Bu kanlı coğrafyada kan gövdeyi götürürken, sen altında araban... şoförünle bir oraya bir buraya fing atıyorsun... Yetmedi kendini dev aynasında görerek bırak ekmeği, kaymağını yediğin ülkenin kurum ve kuruluşlarını ayaklar altına alarak hakaretler yağdırıp...
Nereden aldın bu hakkı?
Arkasına sığındığın, bir zamanlar aynı şekilde etnik kimlik ve etnik mezhep kullanılarak ülkeni işgal etmiş olan emperyalizmle yine işbirliğine mi soyundun?
Bu güçler, şu anda Asya'dan, Afrika'ya nerede zengin kaynaklar varsa oraya çullanarak insanların yaşamını zehir eden, halkları işkenceden geçiren, kan ve gözyaşlarına boğulan devletlerin kaderine cebren ve hile ile el koymuş Batılı haçlı güçler mi yoksa?
Derdin ne?
Eline silah tutuşturularak çıkarlarınıza ve haçlı emellerine alet edilen tetikçileriniz dağda Mehmetçiğe kurşun atadursun, sizler de milletin kalbi saydığı yüce kurumda parmak sallayarak tehditler, hakaretler, küfürler savurun. Yetmedi orada burada fütursuzca "siz kimsiniz?" deme küstahlığını gösterin, öyle mi?
Sen kimsin?
Koskocaman Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Başbakanı'nı tanıma, ona hakaret et!
Dünyanın en güçlü orduları arasına girmiş bir devletin genelkurmay başkanını aşağıla!
Devletin generaline parmak salla!
Devletin kaymakamını linç etmeye çalış!
Devletin polisine tokat at!
Devletin vatandaşını kışkırt (ki onca baskınıza rağmen bölge vatandaşlarımız sağduyusunu kaybetmeden vatanına, milletine ve devletine bağlılığını her fırsatta ortaya koyuyor! En son Kaymakam'ı linçden vücudunu siper ederek kurtaran yaşlı amca...)!
Ülkenin bölünmez bütünlüğüne dil uzat!..
Efendim kim yapıyor muş bu haydutluğu?
Valla inanılması güç ama, milletvekili zannettiğimiz pek sayın parti başkanı ve milletvekili arkadaşları... İyi mi?
Vallahi gerçekten bu arkadaşlar, yaşadıkları ülkede zulüm görüyor, işkence çekiyor, ayrımcılık yaşayan "köle" konumunda eziliyor,ülkemizin en güzel yerlerine ulaşamadıkları gibi ağızlarını bile açamayacak kadar baskı ve tehdit altında, hatta kırmızı pasaportlarıyla ayrıcalıklı özel seyahat olanaklarıyla aşağıladıkları devletlerinin parasıyla ser sefil durumda sürünüyorlar!!!
O yüzden "özgürlük", "demokrasi" istiyorlar...
N'aapsınlar?!
İdare ediverin gari...
:)
Sevgi ve saygılarımla!
"HAKSIZLIK KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR." HZ. MUHAMMED (A.S.)
En ucuz tabirle '' Şımarmak '' denir buna.
YanıtlaSilAllah'ın izniyle hepsinin hesabı sorulur bir gün.Hiç kimse sormazsa Allah sorar hesabını..Ama onlar bu hesabı verebilirler mi ?Allah bilir....
Saygılar.
hep merak ederim Tülay Hanım.
YanıtlaSilAcaba bu ülkenin bölünmesini isteyenler buna hizmet edenler,yarın öbürgün İstanbul'da ya da sahil kentlerinde sahip oldukları mal varlıklarından da vazgeçecekler mi??
Yüz verince sonrası böyle oluyor demek ki?
Tek kelimeyle mükemmel. Elinize sağlık sayın hocam. Serkan Alpaslan
YanıtlaSil