4 Ağustos 2018 Cumartesi

Boşu Boşuna



Dünyayı ele geçirmek için insanları köle etmek, yaşamı zindan etmek zulmü her daim ayakta tutmak varlık sebepleri olan ve de  güç sarhoşluğuyla gözleri dönmüş  zalimlere  bir anda her şeyin nasıl da geçici olduğunu, o hayıflanmaların, dünya hırslarının nasıl da yalan olduğunu tokat gibi yüze çarpan bir Aşık Mahzuni türküsüyle, bugün ülkemizi şantajla tehdit eden emperyalizme gelmek istiyorum. Zira kanla ve zorbalıkla hırslarına yenik düşenlere, 

"Sonuç ne?"  diye sormak istiyorum:

Kocaman bir hiç!

Mevlam bana ömür vermiş
Vücuduma bir can girmiş
Boşu boşuna boşu boşuna

İsa Meryem'e mi kalmış
Musa asadan ne bulmuş
Süleyman bir sultan olmuş

Saltanatı boşu boşuna

Öte yandan...

Amerika Devlet Başkanı Lyndon Johnson, Türkiye Cumhuriyeti Devleti  Başbakanı İsmet İNÖNÜ’ye  -5 haziran 1964 tarihli- tehditkar içerikli yazdığı mektup tarihe"Johnson mektubu"  olarak geçti.

Dolayısıyla bugünü anlamak üzere, Amerika'nın 54 yıl önce Türkiye'nin kendi haklarından dolayı Kıbrıs'a olası çıkarma yapma girişimini engellemek üzere yazdığı o küstah  mektubu kısaca  hatırlatmak isterim

Sevgili "Müttefikimiz" Türkiye,

Hani size silah veriyoruz ya... 

Hah işte,  size verdiğimiz o silahları kullanarak Kıbrıs'a asker çıkaramazsınız, bunu bilin! Yok şayet verdiğimiz silahlarla Kıbrıs'a çıkmaya kalkışırsanız, vallahi sizi ambargoyla haşat ederiz, haberiniz olsun! 

Sizi seviyoruz.

L.  JOHNSON

O sebeple hani şu sıralar müttefikimiz (!)  aynı Amerika bize aleni parmak sallıyor ya...

Hani "papaz" olduğumuz şu sözde Papaz var ya...

Hah işte!..

Papaz bahane, olay şahane. Zira bu küstahlar, coğrafyanızda kukla bir devlet kuracağız diyorlar, NOKTA.

Ve bu plâna sakın ola karşı koymayın diyorlar, NOKTA.

Dolayısıyla da kurulacak sözde kukla devlet için ülkenizi böleceğiz diyorlar, NOKTA.

Dahası  bu konuda siz de yardım edeceksiniz diyorlar, NOKTA.

Ve de... Türk milletini etnik ve mezhepsel olarak paramparça edeceğiz diyorlar, NOKTA.

Son olarak da ATATÜRK'ün kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti ulus devletini ortadan kaldırıp Yugoslavya gibi bir  "iç savaş"la sizi haritadan sileceğiz diyorlar, NOKTA.

Kısaca... 

Siz de yaptıklarımıza ve yapacaklarımıza ses çıkarmadan  boyun eğip,  "seyredeceksiniz" diyorlar, NOKTA.

Pekiii...

1964'teki rezil mektuba karşın biz ne demişiz?


 "Yeni bir dünya kurulur ve Türkiye bu dünyada yerini alır"

Demem o ki... 

Bugün Amerika'nın küstah ve aleni tehditkar çıkışları karşısında bir kez daha hatırlatalım:

Tam bağımsız Türkiye!

Türkiye Cumhuriyeti Devleti ilelebet payidar kalacaktır!


Ne mutlu Türk'üm diyene!


NOKTA!


Sevgi ve saygılarımla!
"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)


6 yorum:

  1. Merhabalar Tülay Öğretmenim.
    ABD bu küstahca tehditlerine devam ediyor ve edecek de. Biz de bu küstah tehditler karşısında ne yapmamız gerekiyorsa, hiç taviz vermeden, çekinmeden, korkmadan misliyle karşılık verelim, sonucunda yok olmak olsa bile!..

    Tam bağımsız Türkiye!
    Türkiye Cumhuriyeti Devleti ilelebet payidar kalacaktır!
    Ne mutlu Türk'üm diyene!
    Selam ve dualarımla.

    YanıtlaSil
  2. Bu duygu ve düşüncelerimiz var oldukça Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuşku duymaksızın ilelebet payidar kalacağından eminim Recep Bey. En derin saygılarımla esen kalınız.

    YanıtlaSil
  3. siyasette çok çirkin oyunlar oynanıyo maalsef,dikkat etmemiz gerekiyo..elinize emeğinize sağlık Tülay hocam çok güzel vurgulamışsınız konuyu..🙂

    YanıtlaSil
  4. İlginize çok teşekkür ederim Ertuğrul Bey. Ne yazık ki varlık yokluk mücadelesi üzerindeyiz... Saygılarımla.

    YanıtlaSil
  5. Merhaba Hocahanım,
    Önce blog çalışmalarınız için maşallah dememiz gerekir:
    Blogunuzda istikrar, tutarlılık, çalışkanlık, azim, ölçülülük, sadelik, açıklık vb. özelliklerinizi güzelce yansıttığınız için sizleri tebrik ediyorum.
    Bu yazınızdan da, daima güncel, daima özlü olma özelliğinizi ortaya koydunuz.
    Bu güzel çalışmalarınızın devam etmesi dileğiyle saygılar.
    Not:
    Ben bloglarımı, doğru veya yanlış gerekçe uydurarak kapatmaya devam ediyorum. Tam Sabahattin Gencal (Okuma odasını) kapatmıştım ki sizin yorumunuz geldi. Yani son yorum sizden gelmiş oldu.
    Allah (cc) sizden ve tüm yorumculardan, okuyuculardan razı olsun.
    Doğrusu, bloglarım güzel sayılabilirdi; yorumlar ise daha güzeldi. Blogu kapatmasam, enerjimin azalmasından ötürü bu güzelliği devam ettiremeyecek ve mahcup olacaktım. Allah kimseyi mahcup etmesin.
    Son yorumunuzda işaret ettiğiniz gibi mantık ve felsefeyi ihmal etmemeliyiz. Zamanında gereği gibi düşünebilmiş olsaydık emperyalistlerin bugünkü dayatmalarına maruz kalmazdık.
    Sizleri ve sizler gibi gençleri tekrar tebrik ederken bütün çalışmalarınızda ve özel yaşamınızda üstün başarılar ve mutluluklar dilerim. Selâmlar.

    YanıtlaSil
  6. Merhaba Sayın Hocam,

    Şahsıma yönelik teveccühünüze ve övücü sözlerinize öncelikle teşekkür ederim. Bloğunuzu kapatmanıza hiç şüphesiz ki üzüntü duydum. Zira ne olursa olsun okumak, yazmak ve de en önemlisi düşünmek "var olmak" anlamına geliyor diye düşünmekteyim. En derin saygılarımla sağlıklı günler sizinle olsun...

    YanıtlaSil