"Tarih, sarsıntılar silsilesidir -yani meydan okumalar silsilesidir. Toplumların tarihi, sonunda insanın tam özgürlüğüne kavuşuncaya kadar ileriye doğru devam eder."
Misafir olduğunuz yerde ev sahibesine nasıl davranırız?
Hemen cevap vereyim kendi adıma:
Bir defa ev sahibesinin kurallarıyla, izin verdiği ölçüde gösterilen yerde ve bir köşede adam gibi oturur, karşı tarafla düzeyli bir şekilde sohbetimi ederim. Dahası ne ikram edilirse, ikramı kabul eder ya da nezaket kuralları içerisinde bir teşekkürle geri çeviririm. Sonra da işim bitince -memnun kaldım ya da kalmadım hiç fark etmez- iyi dileklerimi sunarak misafir olduğum evden ayrılırım. Tabii bu anlattığım iyi niyet çerçevesinde bulunulması gereken durum. Şimdi bir de olaya tersden bakalım:
Şayet art niyetle ve de başka planlarla bir eve konuk olarak gittiysem, o zaman durum, bambaşka olur değil mi?
Mesela ev sahibini kızdıracak, ya da ne bileyim onun hoşuna gitmeyecek kadar ileri hareket ve söylemlerde bulunursam durum ne olur? Valla yine kendi adıma cevap vereyim:
Anında ruhen ve şeklen tepkim açığa çıkar..Daha ilerlerse olay, evden kovmaya varacak kadar tepkimi ortaya koyarım. misal mi?
Benim evimde bana hükmetmeye kalkarsa!!!
Benim evimde bana yasak koyarsa!!!
Benim evimde bana onurumu kıracak davranışlarda bulunursa!!!
Benim evimde bana, evime ve kutsal bildiğim değerlerime el koymaya kalkarsa!!!
Hâl böyleyken...
Milli kahramanlarımızdan Sütçü İmam Ali'nin diyarı Kahramanmaraş'a "görevli konuk" gelen Alman askerleri bize, Türk askerine "posta" koymaya kalkıyor iyi mi?
http://haber.gazetevatan.com/bild-turk-general-kufur-edip-alman-askeri-dovdu/522797/1/gundem
Konuyu haber olarak gazetelerden öğreniyoruz... Haberin ayrıntısı nedir, ne değildir şüphesiz ki vatandaş olarak bilemeyiz... Ama görünen köy kılavuz istemez! Zira Türk subayını, Türk askerini kızdıracak bir durum var ki ortada, olaylar gazetelere kadar yansıyor... Öte yandan "iyi niyetli" olan bir davranışta niye bu kadar öfke oluşsun ki?!
Diyeceğim... Yabancı askerlere:
Burası Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin topraklarıdır! Burada siz konuksunuz haddinizi bilin!!! Buraya işgalci güç olarak gelmediniz! Şayet niyetinizde vatanımızı işgal etmek gibi gizli bir plan varsa...
18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 98. yıldönümü ve aynı zamanda şehitlerimizi anma günü. Yedi düvele meydan okuyan yüce Türk ulusu, Büyük Atatürk'ün önderliğinde ÇANAKKALE'yi geçilmez kıldı!
Hani "Türk askerleri boşuna öldü" deme gafletini ve küstahlığını gösteren "vekil"e, ve vatan topraklarımıza konuk gelen yabancı askerlere,
Dünyada emsali görülmemiş 18 Mart 1915 Çanakkale Savaşları ve Kurtuluş Savaşı kendilerine kapak olsun, kapak!!!
Aziz şehitlerimize minnet ve şükranlarımızı sunarken, onları sonsuz sevgi, saygı ve hayranlıkla anıyoruz...
Ne Mutlu Türk'üm Diyene!
Sevgi ve saygılarımla!
"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)
Merhabalar Tülay Öğretmenim.
YanıtlaSilBunların topraklarımızda konuşlandırmaları ne kadar gerekliydi ve gerçekten ihtiyaç var mıydı, ben bir türlü anlayamadım?
Paşa gerçekten böyle davrandıysa onu yüreğinden öpmek gerekir. Helal olsun!
18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ve Şehitleri Anma Günü münasebetiyle tüm aziz şehidlerimizi rahmetle, minnetle ve şükranla anıyor, Cenab-ı Hakk'tan rahmetler diliyorum.
Selam ve dualarımla.