Aralık ayı içinde kutlayacağımız, "Tutum, yatırım ve Türk malları haftası" münasebetiyle Büyük Türk milletine ithaf olsun...
Sevgi ve saygılarımla!
"Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" Hz. Muhammed (A.S.)
"Türkİye Cumhurİyetİ'nİ Kuran Türkİye Halkına, Türk Mİlletİ Denİr."
Sevgili Federica Mogherini, Basından öğrendiğimize göre, Belçika'daki tedhiş saldırılarına ilişkin değerlendirme yaparken, ...
Tespitiniz gayet güzel ve doğru.Ulkemizde maganda kültürü ve kayırmacılık yok edilmedikce sonumuz kötüye gidecek.ilim ve egitime çok önem vermeliyiz.israftan ve gösterişten uzaklasmaliyiz.
YanıtlaSilTeşekkür ederim...
YanıtlaSilİsrafta, tüketimde maalesef üstümüze yok :(
YanıtlaSilEvet Recep Bey maalesef söylediğiniz gibi. Arapları geçtik. İlginize çok teşekkür ederim...
YanıtlaSilMerhabalar Tülay Öğretmenim.
YanıtlaSilİsveç ile verdiğiniz bilgiler; okullarımızda ders kitaplarına işlenmek üzere konu olacak kadar ilginç ve değerlidir. Oysa, biz yoksulluktan, fakirlikten, kıtlıklardan gelen insanlarız. Neden böyle savurgan bir millet olduk? İster inanın, ister inanmayın. İsveç ve Finlandiya ile ilgili ben de bir araştırma yapmak istiyordum. Çünkü, İsveç'i ve Finlandiya'yı gerçekten çok merak ediyordum. Şimdi şu sizin değerli ve yararlı paylaşımınızla en azından İsveç'in bazı yönleri ile ilgili bilgi sahibi oldum. Çok yararlı ve bilgilendirici bir paylaşım olmuş. Emeğinize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
Ülkemize çeki düzen verecek şuurlu, bilinçli ve akıllı yöneticilere ihtiyacımız var. Ama şu anda mevcut iktidara ve ona muhalalefetlik eden diğer siyasi partilere bakıyoruz, hepsi de kocaman bir hiç!
1946 yılında kurulan Demokrat parti, 1950 yılı seçimiyle iktidara gelmiş ve 1923 ile 1950 arasında tek parti iktidarı döneminde aşırı tüketim ve fantazi sayılacak harcamalar kısıtlanmıştı.Ne zaman ki, 1950 yılında Demokrat parti iktidara geldi, onca yıl hazinede biriktirilen paralar aşırı bir şekilde tüketime yönelik harcanmaya başladı. Kendi kendime düşünüyorum ve diyorum ki, acaba bu aşırı tüketim ve savurganlığımızın tohumu 1950'li yıllarda mı atıldı?
Selam ve saygılarımla.
Merhaba Recep Bey,
YanıtlaSilDüşüncelerinize, ilginize ve teveccühünüze çok teşekkür ederim. Biliyor musunuz, Finlandiya'da eğitim Atatürk'ümüzün modeli olan "köy enstitüleri"ni aynen uygulamaktalar. Tabii matematikte en ön sıradalar. Dolayısıyla eğitim, olmazsa olmazımız mutlaka olmalı. Saygılarımla...
Ne güzel tespitler. Ben de bir İsveç firmasında çalıştığım için bazen gidip geliyorum İsveç'e. Sanırım Türkten sonra en çok tanıdığım İsveçli. Kesinlikle haklısınız. Yaz kış bisiklet ile işe gidip geliyorlar. Toplu taşıma çok kullanışlı. En önemli detaya ben de defalarca şahit oldum, yemekhanede genellikle misafirler ya da o gün bir nedenden yanından yemeğini getirmemiş olan yiyor. Fabrikada mikrodalga fırınlar var, evinden yemek getirenler bu fırınlarda ısıtıyorlar. Bizler de bu tüketim çılgınlığından kurtulmalıyız. Teşekkürler..
YanıtlaSilKatkı ve desteğinizden dolayı çok teşekkür ederim. En derin saygılarımla...
YanıtlaSil